ABD’den Tartışma Yaratacak Adım: Turist Profillemede Yeni Dönem mi Başlıyor?

ABD yönetimi, vize muafiyeti kapsamında ülkeye giriş yapan turistlere yönelik güvenlik taramalarını genişletecek yeni bir uygulamayı gündemine aldı. Buna göre ESTA başvurularında son 5 yıla ait sosyal medya hesaplarının, ayrıca telefon ve e-posta geçmişinin talep edilmesi planlanıyor.

Söz konusu değişiklik, ABD Gümrük ve Sınır Koruma Birimi (CBP) tarafından yayımlanan düzenleme taslağında yer aldı. Böylece ABD, uzun süredir tartışılan “dijital geçmiş taraması” uygulamalarını resmi politika hâline getirmeye bir adım daha yaklaşmış oldu.

CBP, uygulamanın Başkan Donald Trump’ın ulusal güvenlik öncelikleriyle uyumlu olduğunu belirterek düzenlemenin “terör ve güvenlik tehditlerinin erken tespitini güçlendireceğini” savunuyor. Ancak uzmanlara göre bu adım, mahremiyet, veri güvenliği ve ayrımcılık riskleri açısından ciddi tartışmalar yaratacak.

Taslakta yalnızca sosyal medya hesapları değil; başvuru sahiplerinin son beş yıldaki telefon numaraları, son on yıldaki e-posta adresleri ve aile bilgileri gibi ek kişisel detayların da istenebileceği belirtiliyor. Bu durum, ABD’nin turistleri yalnızca kimlikleriyle değil dijital izleri üzerinden de “profilleyen” bir sisteme geçeceği yorumlarına yol açtı.

Acenteler müşterileri adına başvuru yapmaya devam edebilecek, ancak artık başvuru sahibinin fotoğrafını sunma zorunluluğu olacak. CBP yetkilileri ise hiçbir şeyin kesinleşmediğini, bunun “yeni politika seçenekleri için ilk adım” olduğunu vurguluyor.

Bu hamlenin zamanlaması dikkat çekiyor. ABD, 2026 FIFA Dünya Kupası, 250. bağımsızlık yılı kutlamaları ve 2028 Los Angeles Olimpiyatları gibi büyük organizasyonlar nedeniyle tarihin en yoğun turizm dönemine hazırlanırken, sıkılaştırılan güvenlik önlemlerinin turist akışını nasıl etkileyeceği merak konusu.

Eleştirmenler, dijital geçmişin talep edilmesinin özellikle genç turistleri ve sosyal medya kullanım oranı yüksek ülkelerin vatandaşlarını caydırabileceğini savunuyor. Başkan Trump ise endişeleri reddederek hedeflerinin “ülkeye yanlış kişilerin girmesini engellemek” olduğunu dile getirdi.

Önümüzdeki haftalarda düzenlemenin nasıl şekilleneceği, ABD’nin turizm politikaları kadar küresel veri mahremiyeti tartışmalarını da yakından ilgilendirecek gibi görünüyor.